5 Şubat 2025

gebzeHaber – Güncel ve Tarafsız Haberler

Ekonomiden teknolojiye, spordan magazine; gebzeHaber’de objektif ve güncel haberlerle aydınlanın!

Ertuğrul Özkök Devletin üst düzey yetkilisinin Öcalan’la ne konuştuğunu madde madde açıkladı

Bahçeli’nin çağrısı ile başlayan İmralı sürecinde kritik günlere girildi. Sürecin başlamasının ardından İmralı’ya giderek Öcalan ile görüşmeler yapan DEM Partili heyet daha sonrasında mecliste grubu bulunan siyasi partileri ziyaret ederek süreç ile ...

Bahçeli’nin çağrısı ile başlayan İmralı sürecinde kritik günlere girildi. Sürecin başlamasının ardından İmralı’ya giderek Öcalan ile görüşmeler yapan DEM Partili heyet daha sonrasında mecliste grubu bulunan siyasi partileri ziyaret ederek süreç ile alakalı bilgilendirme ziyaretlerinde bulundu.

MHP ve AKP tarafından “Terörsüz Türkiye” denilen bu sürecin sonunda Öcalan’ın çağrı yaparak PKK’ya silah bırakma çağrısında bulunması bekleniyor. Hali hazırda süreci başlatan isim Bahçeli’de Öcalan’a birden fazla çağrıda bulunmuş ve bir an önce silah bırakma çağrısında bulunmasını istemişti.

“BEKLENEN AÇIKLAMA YAKIN ZAMANDA OLACAK”

DEM Parti’nin desteklediği sürecin yakın zamanda bir çağrı ile sonuçlanacağı öngörülüyor. Dün partisinin grup toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Tuncer Bakırhan, Öcalan’ın yakın zamanda bir çağrıda bulunacağını kaydetti.

FLAŞ İDDİALAR: DEVLET GÖREVLİSİ ÖCALAN’A NASIL ÇAĞRIDA BULUNMASI GEREKTİĞİNİ ANLATTI

Bakırhan’ın bu sözlerinin ardından Ertuğrul Özkök’de bir ay önce aldığı bilgileri paylaştı. Özkök’ün açıklamasında üst düzey bir devlet görevlisinin İmralı’da Öcalan ile yüz yüze görüştüklerini ve örgüte nasıl bir çağrıda bulunacağına dair flaş bilgiler yer alıyor. Özkök’ün konu hakkındaki iddiaları şu şekilde:

Yazacağım bilgiyi, bundan bir ay önce aldım

Bugüne kadar yazmadım.

Ama DEM dün “Öcalan tarihi açıklamayı yakında yapacak” bilgisini verince, artık yazabilirim.

Bu anlatacaklarım, kesinlikle İmralı’da devletin Öcalan’la yaptığı bir yazılı anlaşma değil.

Benim güvendiğim kaynaklardan topladığım bilgi.

Ama varılan sözlü bir “görüş birliği” olarak değerlendirilebilir.

Devletin çok üst düzey bir yetkilisi İmralı’da Öcalan’la görüştü

Bir: Devletin çok üst düzey bir yetkilisi, İmralı’da Abdullah Öcalan’la yüz yüze görüştü.

İki: Bu görüşmede Öcalan’a bir açıklama yapma konusu açıldı.

Üç: Kendisine en açık dille şu şart söylendi:

“Yapacağın açıklama çok net olmalı. İçinde oraya buraya çekilecek, gizli bir mesaj olarak yorumlanabilecek, kripto kelime veya bir cümle olmamalı. Çok net bir silahları bırakma çağrısı olmalı.”

4 tür silah bırakma çağrısından hangisi yapılacak?

Dört: Bu açıklamayı yapmadan önce “silah bırakmakla ilgili neyin kastedildiği” konusunda da bir görüş birliğine varılacak.

Devlet yetkilisi Öcalan’a açıkça şunu da söyledi:

“Silah bırakma denince, dünya pratiklerinde akla 4 ayrı uygulama geliyor. Biri silahları gömme, biri çatışmasızlık, biri ateşkes. Biz bu üçünü kastetmiyoruz. Kastedilen şey, örgütün elindeki silahları kayıtsız şartsız getirip teslim etmesidir.”

AÇIKLAMA KESİNLİKLE NEVRUZ ZAMANINA GETİRİLMEYECEK

Beş: Bu çağrıyı mümkün olan en kısa sürede yapmanı bekliyoruz. Ama bir şartımız var. Çağrı kesinlikle Nevruz dönemine rastlatılmayacak.

Çağrı yaparsa Öcalan Netflix seyredebilecek mi?

Altı: O görüşmede kesin karar bağlanan bir nokta daha var.

Öcalan’ın Meclis’e gelip konuşması diye bir şey olmayacak. Bir af veya İmralı dışında ev hapsi de söz konusu olmayacak.

İmralı dışında devlet bile güvenliğini zor sağlar

Yedi: Öcalan’a “Dışarıda senin güvenliğini biz bile sağlamakta zorluk çekeriz” denildi.

Öcalan “Benim de öyle bir talebim yok” dedi.

Peki bulunan çözüm neydi?

İmralı’da daha rahat bir mekan sağlanacak. Dışarı ile iletişim imkanları kolaylaştırılacak. İstediği insanların gelip ziyaret etmesi mümkün olacak.

Herhalde Netflix, Disney Plus, Prime Video, Blue TV, Tabii gibi streaming platformları izlemesine de izin verilecek tahmin ediyorum.

Yani yeni hayatında eğlence kısmı daha fazla olabilecek.

ÖYLE BİR AÇIKLAMA YAPMALIYIM Kİ KİMSE BANA ‘HAİN’ DEMEMELİ

Sekiz: Öcalan bunları dinledikten sonra ne cevap verdi?

O da mealen şöyle konuştu:

(*) “Ben barış getirecek böyle bir çağrıyı yaparım. Ancak bu çağrıyı yaptıktan sonra kimse çıkıp bana ‘hain’ diyememeli. Onun için sağlam bir görüş birliği olması gerekir. Ondan sonra bu çağrıyı yaparım.“

Peki Öcalan’a kim “hain” diyebilirdi ki?

Öcalan kimden çekindiğini de şöyle anlattı:

4 ayrı PKK kanadı var, üçünü ikna edebilirim

Bugün PKK’nın 4 ayrı kanadı var.

Biri Suriye’dekiler. Öteki Kandil Dağı’ndakiler.

3, Avrupa kanadı.

4, Türkiye kesimi.

Öcalan devlet yetkilisine, her birinin durumunu şöyle anlattı:

“Suriye’deki kesimi ben ikna edebilirim. Oradaki benim oğlum gibidir. Avrupa kanadı bu girişime evet der. Türkiye kanadı da olumlu bakar. Ama Kandil’den ne cevap gelir tam emin değilim.”

Kısaca o görüşmede devlet yetkilisi çok açık ve net konuştu.

Öcalan da çok net. E açık cevap verdi.

ÇAĞRI, 21 MART TARİHİNDEN ÖNCE YAPILACAK

Bu bilgileri aldığımda, çağrının ne zaman yapılacağı konusunda bir kesinlik yoktu.

Bana “Bu hafta da olabilir, şubatın 15’ine doğru da olabilir, ay sonuna da kalabilir. Ama kesin olan Nevruz’a gelmeyecek” dendi.

Nevruz, 21 Mart Cuma…

Yani çağrı yapılırsa, kesin o tarihten evvel olacak.